Göktürk Devleti (552-659): Türklerin İlk Bağımsız Devleti
Göktürk Devleti, Orta Asya'da kurulan ve Türk
tarihinde önemli bir yere sahip olan bir devlettir. Göktürk Devleti, Türklerin Orta Asya'daki ilk büyük devletidir ve Türk
tarihinin en eski yazılı belgeleri bu devlete aittir (ilk kez Türk adıyla
kurulan). Göktürk Devleti, Türk tarihindeki önemli olaylara sahne olmuş ve
birçok farklı medeniyetle etkileşim içinde olmuştur.
Başkenti Ötüken olan Göktürk Devleti'nin kuruluşu,
Bumin Kağan tarafından gerçekleştirilmiştir. Bumin Kağan, Orhun Nehri'nin
kıyısında yaşayan bir Türk boyu olan Asya'da hüküm süren Aşina boyunun
lideridir. Bumin Kağan, 552 yılında Göktürk Devleti'ni kurarak Orta Asya'da
egemenlik kurmuştur. Göktürk Devleti'nin kuruluşu, Türk tarihinde milat kabul
edilir ve Türklerin tarih sahnesine çıkışı olarak kabul edilir.
Bumin Kağan, ülkeyi “Doğu-Batı” şeklinde ikiye ayırmış ve Batı’nın yönetimini de kardeşi İstemi Yabgu ’ya vermiştir. Bu sistem ikili yönetim sistemidir. Bu sisteme göre ülke doğu ve batı olarak ikiye ayrılırdı. İkili teşkilat, İslam öncesi Türk devletlerinde federal yönetim anlayışı olduğunu açıkça göstermektedir. Doğu Göktürk Devleti 630’da, Batı Göktürk Devleti ise 659’da Çin egemenliğine girmiştir.
Göktürk Devleti'nin kuruluşuyla birlikte, Orta Asya'da birçok Türk boyu da bu devlete bağlı hale gelmiştir. Göktürk Devleti'nin genişlemesiyle birlikte, Orta Asya'da egemenlik kurmuş ve bölgede önemli bir güç haline gelmiştir. Göktürk Devleti'nin kuruluşuyla birlikte, Türk tarihi yeni bir döneme girmiş ve Türklerin tarih sahnesindeki etkinlikleri artmıştır.
Göktürk Devleti'nin en parlak dönemi ilerde bahsedeceğimiz,
II. Göktürk Kağanlığı dönemi olarak bilinir. Devlet Mukan Kağan Dönemi’nde en parlak devrinin yaşamıştır. Bu
dönemde, Göktürk Devleti'nin sınırları genişlemiş, Orta Asya'da önemli bir güç
haline gelmiş ve bölgede etkin bir rol oynamıştır. Göktürkler İpek Yolu için Sasanilerle iş birliği yapıp Akhunlara son
vermiştir. II. Göktürk Kağanlığı döneminde, Göktürkler, Çin ve Bizans gibi
büyük imparatorluklarla ilişkiler kurmuş ve bölgede etkin bir diplomasi
izlemişlerdir. Tapo Kağan döneminde ise
Budizm gündeme gelmişse de hoş karşılanmamış ve kabul görmemiştir.
Göktürk
Devleti'nin en önemli özelliği, Orta Asya'da Türk kültürünün yayılmasına
öncülük etmiş olmasıdır. Göktürkler, Orta Asya'da yaşayan farklı Türk boylarını
bir araya getirmiş ve bu boylar arasında birlik ve beraberlik sağlamışlardır.
Bu sayede, Türk kültürü Orta Asya'da etkin bir şekilde yayılmış ve bölgede Türk
hâkimiyeti kurulmuştur.
Göktürk Devleti'nin yıkılışı ise, iç karışıklıklar ve
dış saldırılar sonucunda gerçekleşmiştir. Göktürk Devleti, iç karışıklıklar
nedeniyle zayıflamış ve bu durumdan faydalanan Çin ve diğer komşu devletlerin
saldırılarına maruz kalmıştır. Bu saldırılar sonucunda, Göktürk Devleti
parçalanmış ve Orta Asya'da farklı Türk devletleri ortaya çıkmıştır.
Göktürk Devleti'nin yıkılışı, Türk tarihinde önemli
bir dönemeç olarak kabul edilir. Bu dönemde, Orta Asya'da farklı Türk
devletleri ortaya çıkmış ve bölgede siyasi istikrarsızlık yaşanmıştır. Ancak,
Göktürk Devleti'nin mirası uzun yıllar boyunca Türk kültürü üzerinde etkisini
sürdürmüş ve Türk tarihinde önemli bir yer tutmuştur.
Göktürk Devleti, Türk tarihinde önemli bir yere sahip
olan ve Orta Asya'da Türk hakimiyetinin kurulmasına öncülük eden bir devlettir.
Göktürklerin kurduğu bu devlet, Türk tarihindeki önemli olaylara sahne olmuş ve
Türk kültürünün yayılmasına katkıda bulunmuştur. Göktürk Devleti'nin mirası,
bugün hala Türk kültürü üzerinde etkisini sürdürmektedir ve Türk tarihinde
unutulmaz bir yer tutmaktadır.
i) Kürşad Ayaklanması (639)
Kürşad Ayaklanması, Orta Asya'dan Anadolu'ya uzanan
tarihi bir olaydır. Göktürk İmparatorluğu'nun çöküşüyle başlayan bu ayaklanma,
Türk tarihinde önemli bir dönemeç olmuştur. 7. yüzyılın başlarında gerçekleşen
bu olay, Türklerin Anadolu'ya yayılmasında etkili olmuştur. Kürşad Ayaklanması,
Göktürk İmparatorluğu'nun parçalanmasıyla ortaya çıkan bir isyandır.
İmparatorluk içindeki iktidar mücadeleleri ve halkın hoşnutsuzluğu, bu
ayaklanmanın temel nedenlerindendir. Kürşad
(Chieh-she-shuai), Göktürk hükümdarı İlteber'in oğlu olarak bilinmektedir ve bu
isyanın lideri olarak kabul edilir.
Kürşad'ın önderliğinde başlayan ayaklanma, Orta
Asya'dan Anadolu'ya kadar uzanan bir coğrafyada etkili olmuştur. Kürşad'ın
askeri başarısı ve halk desteği, ayaklanmanın yayılmasını sağlamıştır.
Sonuç olarak, Kürşad Ayaklanması Türk tarihinde önemli
bir dönemeçtir. Bu olay, Türklerin Anadolu'ya yayılmasını sağlamış ve bu
coğrafyada Türk kültürünün yayılmasına zemin hazırlamıştır. Ayrıca, bu olayın
ardından kurulan Türk beylikleri, Osmanlı İmparatorluğu'nun temellerini
atmıştır. Bu nedenle, Kürşad Ayaklanması Türk tarihindeki önemli bir dönemeç
olarak kabul edilir. Nitekim Göktürkler,
bu isyandan sonra Kutluk Kağan’ın önderliğinde bağımsızlık mücadelesi vermiş ve
II. Göktürk (Kutluk) Devleti’ni kurmuşlardır.
639’da başlayıp 41 kahraman Türk’ün ölümüyle sonuçlanan Kürşad Ayaklanması Türk tarihindeki ilk bağımsızlık mücadelesi olarak bilinmektedir.
ii) II. Göktürk (Kutluk) Devleti (682-744)
Göktürk
Devleti, 682 yılında Kutluk Kağan tarafından kurulmuş ve 744 yılına kadar
varlığını sürdürmüştür.
Bu dönem, Türk tarihindeki siyasi, sosyal ve kültürel gelişmeler açısından
oldukça önemlidir. Göktürk Devleti'nin
kuruluşu, Orta Asya'da yaşayan Türk boylarının birleşmesiyle gerçekleşmiştir.
Kutluk Kağan, bu birleşik Türk devletinin ilk hükümdarı olarak tarihe
geçmiştir. Göktürk Devleti'nin sınırları, Orta Asya'nın geniş bir
coğrafyasını kapsamaktaydı ve bu durum, devletin ekonomik ve askeri gücünü de
artırmıştır. Kutluk Kağan devleti tekrar
kuruduğu için İlteriş (derleyen, toplayan) unvanı almıştır. Kutluk Kağan, danışman
olarak Vezir Tonuyukuk’u seçmiş, ordu ve diplomasi ile ilgili işleri ona
bırakmıştır. Apa Tarkan ve Türklerin
Bismarck’ı olarak da anılan Tonyukuk, Kutluk (İlteriş) Kağan, Kapgan Kağan ve
Bilge Kağan dönemlerinde görev yapmıştır.
Göktürk Devleti'nin en önemli özelliklerinden biri, Orhun Yazıtları olarak bilinen eserlerdir. Bu yazıtlar, Göktürk alfabesiyle Türkçe olarak yazılmış ve devletin siyasi yapısı, hükümdarlarının soyağacı ve devletin kuruluşu gibi konuları içermektedir. Vezir Tonyukuk, Bilge Kağan ve Kültigin adına Orhun Irmağının dibine anıt dikilmiştir. Orhun Yazıtları, Türk tarihindeki en eski yazılı belgelerden biri olması açısından büyük bir öneme sahiptir. İlk Türk alfabesini (Göktürk, Orhun) oluşturmuşlardır.
Göktürk Devleti
döneminde, Türk toplumunun sosyal yapısı da önemli değişimler yaşamıştır.
Devletin kurulmasıyla birlikte, Türk boyları arasındaki rekabet azalmış ve
birlik sağlanmıştır. Ayrıca, devletin resmi dili olarak Türkçe kullanılmış ve
bu durum, Türk dilinin yayılmasına ve gelişmesine katkı sağlamıştır. II. Göktürk Devleti’nde Bilge Kağan devri
ise en parlak dönemdir. Dönemin en önemli gelişmelerinden biri 720 tarihli
Şantan Savaşıdır. Bu savaşta Bilge Kağan Çin ordusu ve ittifakı dağılmıştır. Devletin
Bilge Kağan Dönemi’ndeki üstünlüğü Kül Tigin zamanında devam etse de 743 yılındad
Karluklar, Basmiller ve Uygurlar birleşip Kutluk Devleti’ni yıkmışlardır. Göktürk Devleti'nin yıkılmasında etkili olan
faktörlerden biri de iç çekişmelerdir. Kutluk Kağan'ın ölümünün ardından taht
kavgaları başlamış ve bu durum, devletin zayıflamasına neden olmuştur. Ayrıca,
Çin'in bölgedeki etkisi de devletin zayıflamasında etkili olmuştur. Göktürk
Devleti'nin yıkılmasının ardından, Türk tarihinde sonraki yazımızda
paylaşacağımız Uygur Devleti'nin yükselişi yaşanmıştır. Ancak, Göktürk
Devleti'nin bıraktığı miras, Türk tarihindeki diğer devletler üzerinde de
etkili olmuş ve Türk kültürünün yayılmasına katkı sağlamıştır.
Sonuç olarak, Göktürk
Devleti'nin kuruluşu ve varlığı, Türk tarihinde önemli bir dönemi temsil
etmektedir.
· Yazıyı ve parayı ilk kez kullanan Türk devletidir.
· Ergenekon ve Bozkurt Destanları en önemli sözlü edebiyat eserleridir.
Bu dönemde yaşanan siyasi, sosyal ve kültürel
gelişmeler, Türk toplumunun gelecekteki gelişimini etkilemiş ve Türk kültürünün
yayılmasına katkı sağlamıştır. Göktürk Devleti'nin mirası, bugün hala Türk
tarihinde önemli bir yer tutmaktadır ve Türk toplumunun kimliğini şekillendiren
unsurlardan biridir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder